Sendika binasında gerçekleşen basın açıklamasına Şube Başkanı Emine Çalık’ın yanı sıra yönetim kurulu üyeleri de katıldı.
Basın açıklamasını okuyan Eğitim İş Şube Başkanı Emine Çalık şunları söyledi:
“2017-2018 Akademik yılı, yükseköğretimin, dünya ölçeğinde Ortadoğu’da savaş tamtamlarının sesi yükselirken ve içeride eğitim piyasacılaşarak, Atatürk ilke ve devrimlerinden ve evrensel özelliklerinden sistemli bir şekilde giderek uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Bugün yükseköğretim sistemi içerisinde yer alan yaklaşık 8 milyon öğrenci, akademisyeni, idari ve teknik çalışanı ve taşeron işçileri ile yaklaşık 300 bin yükseköğretim işgöreni bu olumsuzluklardan etkileniyor ve etkilenecektir. Eğitim-İş olarak 1980 darbesinin bir ürünü olan Yükseköğretim Kurumunun ve yasasının kaldırılarak yerine gerçek anlamda bilimsel ve mali özerkliğe sahip çağdaş, parasız, kamusal, laik ve demokratik bir yükseköğretim iklimi oluşturulması gerektiğini savunuyoruz. Ve diyoruz ki; Türkiye’de laik, demokratik, çağdaş, parasız, kamusal, bilimsel ve mali özerkliğe sahip bir yükseköğretim istiyoruz.
AYDIN BİLİM ADAMLARI ÜNİVERSİTEDEN UZAKLAŞTIRILDI
Ülkemizin birçok kurumu ve değeri gibi yükseköğretim de iktidarın eğitimde niteliği yok eden, ideolojik amaçlarına ve siyaset kurumunun propaganda aracına dönüştüren yapısal değişikliklerle iyiden iyiye aşınmış, değersizleşmiş, sessizleşmiştir. Bilimin temeli sorgulamak, itiraz etmektir. OHAL kapsamında çıkarılan KHK’lerle ilerici, aydın, bilim insanlarımızın iş güvencelerine son verilerek üniversitelerden uzaklaştırılmıştır. 676 sayılı KHK ile demokratikliği zaten tartışmalı olan rektörlük seçimleri, üniversite bileşenlerinin seçimleriyle değil, tek adam buyruğuyla atanan rektörler; özerk ve bağımsız olması gerekirken siyasi iktidar ile bağını açıkça belli ederek koltuklarını korumaya çalışan üniversite yönetimleri, şimdilerde mevcut iktidarın müfredattan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını çıkartmasını taklit etmektedir.
REKTÖRLER DİLEDİĞİNE ÜNVAN VERİYOR
Üniversite rektörlerine verilen yetkiler öylesine güçlü ve rektörler öylesine dokunulmazlar ki; dilediği akademisyeni açığa alırken dilediğini yasal anlamda olamayacakları unvanlara getirebilmektedirler. Yükseköğretimin bir diğer kanayan yarası öğrencilerin barınma, yurt sorunudur. Maalesef Kredi Yurtlar Kurumu’nun yurtları yetersiz kalmaktadır. Yükseköğretimde öğrencilerin sadece yüzde 14’ü KYK yurtlarından faydalanabilmektedir. Özel yurtlar da çok pahalıdır. Bu nedenle maddi durumu uygun olmayan aileler çocuklarını tarikat ve cemaatlerce işletilen yurtlara göndermek zorunda bırakılmıştır. Gençlerimizin buralarda barınmak zorunda kalmaları ideolojik ve siyasi anlamda yönlendirmelerin, fiziksel taciz ve tecavüzlerin yanı sıra Aladağ örneğinde olduğu gibi sonu ölümle biten trajedilerin önünü açmaktadır.
YÜKSEK ÖĞRETİM EN DÜŞÜK GELİR GRUBU
Yükseköğretim idari ve teknik işgörenlerinin kamu kurumları içerisinde en düşük gelir grubunda yer alıyor. Yükseköğretim idari ve teknik işgörenleri yükseköğretim tazminatı alamazlar. Eğitime hazırlık ödeneği alamazlar. İkinci öğretimde fazla çalışma yaparlar ama çalışmalarının karşılığını alamazlar. Açık öğretim ve ÖSYM sınavları için sınava giriş yerlerini hazırlarlar; temizliğini, iklimini, aydınlatmasını, ısıtmasını, güvenliğini sağlarlar ama o sınavda görev alamaz dolayısı ile küçük de olsa bir gelir sağlayamazlar. Tüm bu saydığımız siyasi ve maddi koşullar nedeniyle, bilimin yuvası olması gereken üniversiteler, mevcut iktidarın “Yeni Türkiye” laboratuvarlarına dönüştürülme yolundadır. Bu gidişe dur demenin yolu, üniversite bileşenlerinin birlikte hareket ederek, bu haklı talepleri daha gür bir şekilde, hep bir ağızdan duyurmalarıdır. Bu ülkenin üniversitelerinin ve dolayısıyla geleceğinin, sahipsiz olmadığını göstermektir.
CUMHURİYET’İN KURUCULARI YOL GÖSTERİCİNİZ OLSUN
Üniversitelerin tüm bileşenlerine çağrımızdır: Tek başınıza fısıldadığınız bu sıkıntılar ve talepler, bir araya geldiğimizde, duymazdan gelinemeyecek gür bir haykırış olacaktır. Türkiye’yi dünyayı düz sananların değil, dünyaya örnek olanların ülkesi yapmak için laik, çağdaş, bilimsel, demokratik, üniversiteler; bu üniversitelilere kavuşmak için de Eğitim-İş çatısı altında topyekün mücadele etmek gerekmektedir. Üniversitelerimizde ulusaldan evrensele sevginin, barışın, sanatın, kültürün ve bilimin ışığının yayılması dileğiyle, başarılı bir öğretim yılı diliyoruz. Cumhuriyetin kurucuları ve kurucu değerleri yol göstericiniz olsun.
Ayşegül KALAYCI
Yorum yazarak Özgür Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Özgür Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Özgür Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Özgür Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Özgür Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Özgür Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Özgür Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Özgür Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)ahmet - Bundan önceki sosyal demokrat rektörler, kendi siyasi görüşünde olanlara kadro verirken sesiniz çıkmıyordu. Akademik etiği o zaman neden savunmadılar sizin eskileriniz?
Yazılan yorumlardan Özgür Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Özgür Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Özgür Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.