Biliyorsunuz EPDK nisan ayı başında flaş bir karar alarak elektrik ve doğal gaz sayaçlarını 3 ay boyunca okumayacaklarını açıklamıştı.

Karara göre faturalar geçmiş tüketim ortalamalarına göre gönderilecekti. Ancak bu uygulama sakıncaları nedeniyle tepki çekmiş ve doğal gaz firmaları normal şekilde faturaları okumuştu.

Benzer bir çalışma su faturaları içinde hayata geçirilmişti.

***

Şöyle bir hafızalarımızı tazeleyelim, pandemi başlayınca bir dizi tedbir alan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, mart ortasında bir değerlendirme yapmış ve nisan başı itibarıyla su ile ilgili de kararlar almıştı.

Bir- 2019 yılında uygulanmayan, 2020’de karar alınsa da uygulamaya ekonomik kriz sürecinde vatandaşı sıkıntıya sokmamak adına nisan ayına kadar ertelenen TEFE TÜFE ayarlamaları Haziran sonuna kadar ertelenmişti.

İki- Hiç kimsenin suyu borcu nedeni ile bu süreçte kesilmeyeceği kararlaştırılmıştı.

Üç- Sayaç okumalarında teması ortadan kaldırmak için su faturalarının ocak, şubat ve mart aylarını kapsayan üç aylık bölümdeki ortalamaları ile fatura oluşturulmasına karar verildi.

***

İlk kararla ilgili hemen söyleyeyim temmuz sonuna kadar fiyat ayarlamasının devreye girmesi mümkün değil. Çünkü İSU Genel Kurulu en erken temmuzda yapılabilir ve böyle bir karar alınsa bile ancak ağustos ayında uygulanabilir.

İkinci kararla ilgili de ben borç nedeniyle kesme işlemi yapılmamasının pandemi geçip hayat normalleşmeye dönene kadar yapılabileceğini düşünmüyorum.

Ancak üçüncü karar ile ilgili ivedilikle yeni bir düzenleme şart.

***

Anlatmak istiyorum…

Faturaların üç ayın ortalaması alınarak yazılması işlemine nisan ayında kamuoyu olumlu refleks vermişti. Ancak mayıs ayında durum değişti. Çok sayıda iş yeri ve meskenden şikayetler gelmeye başladı:

-Evde değiliz, köyümüzdeyiz- şehir dışındayız ama şu kadar fatura geldi.

-İş yerimiz kapalı ama su faturası geldi.

-Faturamız çok geldi.

Yani pandemi sürecine katkı versin diye düşünülen bir çalışma bir anda sıkıntıya dönüştü.

***

Biliyorsunuz Kocaeli genelinde 820 bin su abonesi var. Bunların yüzde 90’ı mesken diğerleri işyeri veya sanayi kuruluşu…

Ve her abonenin sayacı ayda bir kez okunur.

Bir gün önce iki gün geç ama mutlaka her ay okunur. 145 kişilik bir ekip bu konuda çalışıyor ve saati açıp elindeki cep telefonlarına verileri giriyorlar ve fatura otomatik oluşuyor.

***

Burada Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ve İSU Genel Müdürü Ali Sağlık’a sesleniyorum, haziran sonuna kadar geçerli şu ortalama fatura yazma işini haziran ayı için iptal edin.

Normale dönün.

Bakın hayat her alanda normale döndürülüyor. Futbol maçları bile başlıyor. Faturayı yazmamak anlamsız kalıyor.

Faturaları yazın ki vatandaşın olabilecek mağduriyetleri ortadan kalksın.

Ha bir uyarı da vatandaşa fatura yazıldığında mahsuplaşma da olacaktır. Yani size ortalama nedeniyle az fatura geldiyse çoğalacaktır. Ama fazla geldiyse de azalacaktır. Buna hazırlıklı olun.


Şeker’den moral veren açıklama

Ve bir diğer dert:

Yüksek Hızlı Tren…

YHT seferlere başladı ama Kocaeli’nde durmuyor.

Ben de eleştirdim. Kamuoyunda da bir tepki var.

İyi de böyle mi devam edecek.

AK Parti Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker ile konuştum, şöyle diyor, “Evet kontrollü sosyal hayat düzeninde, hayatımızı normalleştirmeye çalışıyoruz. Bu nedenle temkinli adımlar atılıyor. Yüksek Hızlı Tren Seferleri de böyle. Nasıl olabileceği temkinli şeklinde test ediliyor. Bu yüzden de ilk aşamada sadece ilk ve son durak arasında seferler başlatıldı. Kapasitenin yetip yetmeyeceği belli değil. Bunların görülmesi eksik ve fazlanın anlaşılması için böyle bir adım atıldı. Ama kimse merak etmesin, Kocaeli’ni kimse yok sayamaz. Ekonominin yüzde 14’ünü sağlayan bir kentte tren durmaması diye bir şey olmaz. Muhakkak açılacaktır. Ancak genel müdürü aradım, Kocaeli’ne bir kota verilmesi gerektiğini de söyledim. Şöyle yapılabilir; örneğin Kocaeli’ne 180 kişilik trende 5- 10 kota verilir. Son bir saate kadar o kotalar saklanır. Eğer Kocaeli’nden o biletler satılmamışsa son bir saatte İstanbul’dan satışına izin verilir. Ama tekrar ediyorum, kimse merak etmesin, temkinli adımlar sonunda zaten tren İzmit’te duracak. Biz girişimimizle bunun daha erken olmasına çalışacağız.”

Durum buysa sıkıntı yapacak çok sıkıntı yok demektir.

Bir an önce normale dönülürse çok daha iyi olur.