Nedim Şener: FETÖ, münafık bir örgüttür

Söyleşileri ve etkinlikleriyle yoğun ilgi gören 12. Kocaeli Kitap Fuarı, Kocaeli Kongre Merkezi’nde devam ediyor. Selim Sırrı Paşa Salonu’ndaki “FETÖ Hala Tehlike mi?” adlı söyleşide konuşan Hürriyet Gazetesi Yazarı Nedim Şener, “FETÖ ile mücadele milli bir meseledir. PKK açık bir şekilde devlete ve millete silah doğrultur. PKK, doğrudan devlete ve millete kurşun sıkar ama FETÖ sinsidir. FETÖ münafık bir örgüttür. FETÖ’cülerin önüne yaptıkları suçların delillerini koyarsın yalan söyler, inkâr eder ve suçu kendi üzerinden atmak için başkasını gösterip ‘O yaptı’ der” ifadesini kullandı.

“650 BİN KİŞİ SORUŞTURMA GEÇİRDİ”

15 Temmuz sonrası günümüze kadar 650 bin kişi hakkında soruşturma açıldığını belirten Gazeteci Nedim Şener, “Bunların 3’te 2’si hakkında işlem yapıldı. Toplamda 120 bin kişi tutuklandı. Tabiki suçsuz bulunanlar oldu veya az ceza alanlar oldu. Şu an cezaevlerinde 20 bin kişi var” bilgilerini katılımcılarla paylaştı.

“FETÖ’CÜLER KİŞİLİKSİZ İNSANLAR”

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisinden günümüzde de FETÖ’ye iltisaklı şahısların çıktığını ifade eden Gazeteci Şener, “FETÖ’cüler, başlarında bir sivil imam dedikleri kişi olmasa kendi başlarına isterse bir general olsun hiçbir şey yapamayacak kişiliksiz insanlardır” dedi.

“FETÖ’CÜLER MAĞDURİYET EDEBİYATI YAPIYOR”

15 Temmuz gecesinde dehşeti yaşayanlardan biri olan Şener, ‘’ Türkiye Cumhuriyeti’nin geçmişinin hiçbir yerinde bir gecede 250 vatandaşı katledilmemiştir. Ama FETÖ’nün yaptıklarını unutuyoruz, lakin onlar unutmuyor, onlar bizim bu unutkanlıklarımızdan yararlanarak hala devlete sızmaya çalışıyor. Bugün FETÖ’cüler cezaevindeki suçlular üzerinden mağduriyet edebiyatı yapıyor” şeklinde konuştu.

“SOSYAL MEDYADA MAĞDURİYET EDEBİYATI YAPIYORLAR”

Gazeteci Şener, “Şimdi FETÖ’cüler ne yapıyor, sosyal medya üzerinden çocuklarla tutuklularla kadınlarla ilgili mağduriyet edebiyatı yapıyorlar. Bunlar normal örgüt üyesi gibi de hareket etmiyorlar yani erkek gibi de davranmıyorlar. Bunlar yurtdışına çıkarken eşini çoluğunu çocuğunu alıp ülkeden kaçmaya çalışıyorlar. Bunlar evlenirken yani aile kurarken aslında bizim örfümüze ve adetimize göre de aile kurmuyorlar. Birisi abi, birisi abla, bir örgüt için bir araya gelişmiş insan gibiler” ifadelerini kullandı.

“ÖRGÜTÜN YÖNETİCİLERİ YURT DIŞINA KAÇMAYA BAŞLADI”

Gazeteci Nedim Şener, “17-25 Aralık sonrası örgütün yöneticileri yurt dışına çıkmaya başladı. Fethullah Gülen isimli şeytanın evladı diyor ki; onlar hicret ediyorlar. Daha sonrasında, ‘Onlar Hz. Yusuf’un medresesindeler’ diyor. Kendisine cemaat süsü verip aslında istihbarat teşkilatı olan bir yapı ile karşı karşıyayız” dedi.

“KENDİLERİNE HİÇ KABAHAT BULMUYORLAR”

Şener, “Bir Fethullahçı, bir terör örgütü mensubu bir insanla konuşun, hiç birisinde bir pişmanlık yok, adamla konuşuyorsun bana hakaret ediyor. Hala her şeyi inkâr ederler. Cumhurbaşkanı’nın ifadesi ile ‘Acırsanız acınacak hala gelirsiniz.’ Şu an hala FETÖ’cüler kendilerini değil devleti ve belli başlı insanları suçluyorlar. Yani kendilerine hiçbir kabahat bulmuyorlar” şeklinde konuştu.

“ERDOĞAN’IN KÜRESEL GÜÇLERLE MÜCADELESİYLE BAŞLADI”

Gazeteci Şener ,“Aslında tartışmanın başlangıcı 2009’daki Davos’taki One Munite’dir. İsrail Cumhurbaşkanı ile tartışması, yani Erdoğan’ın küresel sistemle mücadele etmeye başlamasıyla devamında FETÖ ile iktidar arasında sorunlar başlıyor. 2010 yılında yapılan referandumla yargıyı ele geçirdiler. Sonrasında iktidarla FETÖ arasında mücadele daha alevlendi. Özellikle MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın İran ajanı ve Oslo Görüşmeleri gibi bahaneler ile tutuklanmaya çalışılması gerçekleşti. 2012’de ise Erdoğan diyor ki; ‘Hedef benim.’ Dahası 17-25 Aralık gerçekleşiyor. İşin başlangıcı Erdoğan ile küresel sistemin mücadelesinin başlamasaydı. Yoksa FETÖ, Erdoğan’a karşı harekete geçmezdi. Onların derdi aslında Erdoğan’ı devirmek değildi onların derdi devletin içerisine iyice yerleşmekti. Ama küresel güçlerle Erdoğan mücadelesi başlayınca onlarda küresel güçlerin maşası olduğu için Erdoğan’a saldırmaya başladılar” ifadelerini kullandı.