En kısa sürede dönmek dileğiyle

Oysa ne ummuştuk. Eyüp’ü yenip gelecek, Adanaspor maçına kurtuluş için çıkacaktır. Ki, İstanbul’daki beraberlikte bile şansımız olacaktı. Ne yazık ki, elimiz boş dönünce düşmemiz kesinleşti, Adana takımı da bayram yaptı. 1.Lig’deki son maçımızın prestijden başka önemi yok. Kazanalım, mutlu bitirelim istiyoruz elbette.

ASIL MERAK EDİLEN

Takım düşünce ve son maçta taraftar gruplarının protesto hazırlığı yaptığı haberleri alınınca çok sayıdaki futbolcu izin istedi. Mecburen alt yapıdan takviye yapıldı. Bu akşam genç ağırlıklı bir kadroyla sahaya çıkacağız. Rakip için de benzer bir durum söz konusu. Nasıl bir oyun olur, nasıl bir sonuç çıkar kestirmek mümkün değil. En azından gençlerimizi izleme imkanı bulacağız. Tabi, asıl merak edilen taraftarın maça ilgisinin boyutu. Sayı 2-3 bini geçmez sanıyorum. Ciddi protesto hazırlığı yapıldığı haberlerini aldık. UEFA alt tribünündeki bir grup organize olmuş deniyor. Başta Başkan Engin Koyun ve yönetim, sonra takım ve kimi basın mensuplarını protesto edeceklermiş.

PROTESTO HAKTIR AMA

Protesto haktır. Tabi, gerçek taraftardan geliyor ve düzeyli olması gerekir. Sonuçta takım düşmüş, başkanı, yönetimi, teknik ekibi, futbolcusu, basını herkesin az çok hatası, suçu vardır. Taraftar sorumlu gördüklerini protesto edebilir, hesap sorabilir. Protestonun yöntemi, ölçüsü bellidir. Islıklarsın, yuhalarsın, dışarı diye bağırırsın. Küfür ve hakaret, hele fili bir eylem söz konusu olmamalı. Diliyorum ki, bu akşam üzüntülü ve tepkili olan gerçek taraftar kendilerine yakıştığı gibi protestolarını yaparlar, stadyumda nahoş bir durum yaşanmaz.

HEDEFTEKİ İSİM BENİM

Basında hedefteki bir iki isimden biri benim. Aslında ben böyle protestolara alışığım. Daha önce da yazdım, 98’deki Çanakkale Dardanel, 2008’deki Hacettepe lig maçlarında tribünlerin büyük bölümü bana sözlü saldırıda bulunmuştu. Çok net hatırlamıyorum ama sayıları 4-5 bin kadar vardı. Geçenlerde yazdım, bu meslekte her türlü saldırıya maruz kaldım, tehditler aldım, zorluklarla karşılaştım, tam tabirle okyanusları geçtim derede boğulacak değilim. Takımın küme düşmesinde benim payım olduğunu düşünenler elbette tepki gösterecektir. Gerçek taraftarın tepkisi başımın tacıdır.

ONLAR KENDİLERİNİ BİLİR

Ancak şu vurguyu yapmak isterim. Kimi yazılarımda UEFA alt tribünü hedef aldım, oradan yükselen tepkilerin maksatlı olduğunun altını çizdim. Asla tribünün tamamını kast etmedim, o tribünlerde Kocaelispor ile dertlenen, Kocaelispor’a zarar gelmesini istemeyen büyük bir çoğunluk var. Onlara en küçük bir lafım olamaz. Benim hedefimdeki grup kendilerini çok iyi bilir. Sayıları da 20-30’u geçmez. O grubun önemli bir kesimi siyasi zihniyetle hareket eder, Kocaelispor’un kötü olmasından nemalanır. Bazılarının da kulüpte bizim dediğim olmalı egosu vardır.

BENİ HİÇ ÜZMEYECEK

Arada kendilerini deşifre ettiğim, başka bir anlamda tekerleklerine çomak soktuğum için beni hiç sevmezler, her fırsatta verip veriştirirler. Yılmamı, pes edip köşeye çekilmemi, meydanı kendilerine bırakmamı isterler. Bu akşamki maçta o gruptan gelecek saldırılar beni üzmeyecek. Özellikle altını çiziyorum beni gerçek taraftarın tepkisi yaralar, üzer. Çok iyi biliyorum ki,bu akşam bana yönelik protestoda bulunacaklar arasında yüreği Kocaelispor sevgisiyle atan hiç kimse olmayacak. Çünkü onlar niyetimi bilir, eleştirisini yapar, uyarıda bulunur, benim Kocaelispor’a kötülük edebileceğimi aklının köşesinden bile geçirmez.

Neyse fazla uzattık. 11 yıl sonra döndüğümüz 1.Lig’de son maça çıkıyoruz. Bu kadar erken geri dönüş olmasını hiç birimiz beklemiyorduk kuşkusuz. Yaptığımız hataların bedelini ödemek durumundayız. İnşallah gereken dersi alacağız, inanıyorum bu ayrılık uzun sürmeyecek. 1.Lig’e, ya da üst liglere şimdilik hoşça kal diyor, en yakın zamanda görüşmeyi umut ediyoruz.

İki sene tecrübe, Süper Lig seneye

Önceki gün Kağıtspor ile Samsunspor arasındaki Play-Off çeyrek final ikinci maçını izlemek için yola çıktığımda çok umutlu değildim ama belli de olmaz, zoru başarabilir, en azından işi üçüncü maça taşıyabilirdik inancındaydım. Yanlış hatırlamıyorsam en son epeyce bir zaman oldu bu salona Kavaklı Ortaokulu bayan futsal takımının Türkiye finalini izlemeye gitmiştim. Kapıda kentin basketbolla özdeşleşmiş isimleriyle karşılaştım. Cengiz Kahraman, Mehmet Temel, yanlarında İzmit Belediyespor baş antrenörü Fırat Okul ve diğer dostlar.

TRİBÜNLER BOŞ KALDI

Ayaküstü sohbette bu işin otoritesi Cengiz Ağabeye” Şansımız var mı ?” diye sordum. Basketbolun kitabını yazacak birikime sahip isim, “Samsun’daki ilk maçı izledim, bizimkiler sezonun en iyi oyununu sergiledi. Bugün benzer bir performansla maçı alabiliriz” dedi. İyice havaya girdim. Salona ayak bastığımızda tribünleri boş gördüm, üzüldüm. Toplasanız 500 kişi yoktu. Böylesi önemli maça ilgi gösterilmemesi şaşırtıcı ve düşündürücüydü. Demek taraftar, basketbol tutkunları takıma inanmıyordu.

MAÇA ORTAK OLDUK

Maça çok kötü, tutuk başladık. Bir anda 9-0 geriye düştük. İlk 2 sayıyı faulden bulduk. Normal sayı için 7 dakika bekledik. İlk çeyreğin 24-9 geçilmesinin ardından, ikinci çeyrekte de kötü gidişatımız sürdü. Devreye 45-32 geride girdik. Soyunma odasında teknik ekibin uyarıları sonrasında ikinci yarıda takımımızı diri, istekli gördük. Üst üste sayılarla farkı erittik. Üçüncü çeyreğin 5’inci dakikası oynanırken skor tabelasında 44-47 yazıyordu. Tamam bu iş olacak, döndüreceğimiz diye ümitlenmişken, maçın ilk yarısındaki senaryoya döndük.

YABANCILAR VASATTI

Samsunspor arayı açtı ve sonuna kadar da öyle götürdü. 12 sayı farkla kaybettik. Karadeniz ekibi yanlış bilmiyorsam bizim en az 2.5 katı bütçeye sahip bir takım. Normal sezonda şampiyonluğu kaçırmışlardı. Bu turun ağır favorisiydi. Ancak gördük ki yenilmeyecek, elenmeyecek bir takım değildi. Farkı 3’e indirdikten sonra biraz gayret edebilsek çevirirdik. Bizim takımda özellikle yabancıların vasat kaldığını söylemem gerekiyor. Ki, ikisi biraz etkili olsalar maçı aldırırlardı.

HAYAL KIRIKLIĞI DEĞİL

Bu sezon da olmadı, tıpkı geçen yıl gibi çeyrek finalde veda ettik. Baktığınızda sezon başı Süper lig hedefi koyularak, ciddi bütçeli bir kadro kurulmadı. Bir hayal kırıklığı değil. İki yıl üst üste Play-Off çeyrek finalinde artık ciddi bir tecrübe yaşadık. Seneye biraz daha bütçeli, güçlü kadro yaparak Süper Lig hedefi koyulmalı. İnanıyorum Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın o yönde bir talimatı olacaktır. Bu kent erkek basketbolda Süper Lig’de temsili fazlasıyla hak ediyor.