Cengizhan Şimşek ve Mustafa Taş örnek alınmalıdır…

Bu yıl Edirne Kırkpınar Tarihi Yağlı Güreşleri’nde çok önemli bir değişim oldu.

Güreş otoriterlerinin favori gösterdiği Ali Gürbüz, Mehmet Yeşil Yeşil ve Recep Kaya gibi tecrübeli isimler çeyrek final bile göremeden ilk turda elendiler.

Orhan Okulu, İsmail Balaban gibi isimler de finale çıkamadılar.

İsimleri bile okunmayan güreşte genç sayılabilecek Cengizhan Şimşek ile Mustafa Taş, bu yıl Kırkpınar’da final oynadı.

Puanlamaya gidilen final müsabakasını Mustafa Taş’ı yenen Cengizhan Şimşek kazandı.

… … …

Spor yazarlığına ilk başladığım yıllarda sadece ilimizde değil, Türkiye’de de yağlı güreş Karamürsel’den soruluyordu, çok da büyük ilgi görüyordu.

Yerel basında çok büyük ilgi gösteriyordu.

Kırkpınar’da Ahmet Taşçı olduğu içinde final maçını gazeteler bekler, ertesi güne yetiştirirdi.

O yıllarda Ahmet Taşçı efsanesi vardı.

Ahmet Taşçı’dan sonra ilimizde yağlı güreşte çok fazla ön plana çıkan pehlivan olmadı.

Son yıllarda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, yağlı güreşe çok büyük önem veriyor.

3-4 yıldır da Sekapark Yağlı Güreşleri düzenleniyor.

Belki de Kırkpınar’dan sonra Türkiye’nin en önemli yağlı güreş organizasyonu durumuna geldi.

Organizasyon kısmında iyiyiz ama pehlivan yetiştirmede aynı derecede başarılı olamıyoruz.

Büyükşehir Kağıtspor, yetiştiremediği için transfer yaparak bu açığı kapatmaya çalışıyor ama başarılı olamıyor.

Kağıtspor’un kadrosunda son transfer Recep Kara ayrıca Faruk Akkoyun, Nedim Gürel, Tanju Gemici ve Hüseyin Gümüşalan bulunuyor.

Baktığımızda bu isimlerin hepsinin de bir potansiyeli var.

Ama ne yazık ki, son yıllarda Ahmet Taşçı’dan sonra ilimiz adına Kırkpınar’da birincilik alamadık.

Sadece 2008 yılında Ekrem Yavuz, final oynayıp kaybetmişti…

… … …

Yağlı güreş, minder güreşine göre fazla ilgisi olmayan birisi için çok daha sıkıcı olabiliyor.

Hele kendi ilinden bir pehlivan yoksa da, insan fazla da izlemek istemiyor.

Bu yıl bizim güreşçilerimiz çeyrek finale kadar geldi.

Bizde Tanju Gemici ve Hüseyin Gümüşalan ile birlikte bu heyecanı yaşadık.

Gemici ve Gümüşalan, çeyrek finalde elendikten sonra yine de kalan müsabakaları izledik.

Geçen yıllara göre çok daha büyük heyecan vardı.

Çünkü bu kez Cengizhan Şimşek, Mustafa Taş ve İsmail Balaban gibi gençler güreşleri izlettirdi.

Hele final müsabakası çok daha keyifliydi.

İki genç güreşçi, ilk kez Kırkpınar’da final yapıyordu.

Bu durum ister istemez spor severlerin de ilgisini çekti.

… … …

Kırkpınar’da yarı final ve final müsabakalarını izlerken aklıma futbol takımlarımız geldi.

Kırkpınar’da Ali Gürbüz, Mehmet Yeşil Yeşil ve Orhan Okulu gibi şöhretli isimler artık arka planda kaldı.

Yeni yüzler, yeni gençleri er meydanına çıkardık.

Gençlere şans verildiğinde neler yapabileceklerini gördük.

Final oynayan Mustafa Taş, geçen yıl Kırkpınar’da başaltında güreşti, başarılı olup başpehlivan oldu.

Artık gençlerin yukarı çıkması gerektiğini görüyoruz.

Bu her sporda böyle olmalıdır.

Yıllardır Türk futbolunda Süper Lig, 1.lig, 2.Lig ve 3.Lig’de aynı isimler oynuyor.

Belli bir futbolcu havuzu var, buradan oyuncular transfer ediliyor.

Kimse yetiştirmek derdinde değil.

Herkes hazır istiyor...

… … …

Aynı durumu biz Kocaelispor’da da yaşıyoruz.

Elimizde bu kadar genç oyuncu varken, biz 33-34 yaşındaki Yalçın Kılınç, Mazlum Demir ve Cem Ekinci gibi isimlerle uğraşıyoruz.

Büyükşehir Kağıtspor gidip Recep Kara’yı transfer ediyor.

Ama yetiştirmeyi nedense hiç düşünmüyoruz…

Bunun için Cengizhan Şimşek ile Mustafa Taş’ın başarılarını çok önemsiyor, değerli buluyorum.

Her spor branşındaki gibi futbolda da örnek olmasını diliyorum…

O gençlerde bu şansı fazlasıyla hak ediyorlar…