Deva Partisi eleştiriye tahammülsüz!

Toplumun önünde bulunan kişiler, şahsiyetler, toplum ve halk önderleri ve siyasetçiler genellikle eleştiriye tahammülsüzdür.

Kendilerine yönelen her eleştiriyi hakaret olarak kabul etme eğilimindedirler.

İfade hürriyetinin önemini vurgulayarak, toplumun önünde yer alan kamuya mal olmuş kişi, şahsiyet, halk önderleri ve siyasetçilerin eleştiriye daha tahammüllü olmaları gerektiğini düşünüyorum.

İnsanı diğer varlıklardan farklı, etkin ve üstün kılan en önemli özelliğin düşünme yeteneğidir.

Bura da ifade hürriyetinin önemini vurgulayarak, toplumun önünde yer alan kamuya mal olmuş kişi, şahsiyet ve siyasetçilerin eleştiriye daha tahammüllü olmaları gerekir.

AİHM kararları arasında, “bir politikacı siyaset sahnesine girerek, kendisinin eleştirilmesini baştan kabul etmiştir” ifadesi var.
Siyasetçiler eleştiriye tahammül etmelidir diyor.

Ne yazık ki bizim kentte birçok siyasetçi eleştiriye tahammül gösteremiyor.

Bir belediye başkanı, bir siyasi parti il başkanını veya bir milletvekilini eleştirdiğimizde ya gönül koyar, ya küser ya patronu arayıp şikâyet eder, ya da yazdığımız makalenin altındaki yorum sütunların da kendi partisindekilerini ve sevenlerini harekete geçirerek kendisini ifade ettirecek hakaret eden yorumlar yaptırıyorlar.

Kendi sütunlarımızda bir siyasetçiyi keyfi olsun diye eleştirel bir yazı kaleme almıyoruz.

Eksikliğini görmüşüz ki eleştirmişizdir.  

Diyoruz ki, “Bakın, sizin bu yönünüz eksik, bunu fark edin...” diyoruz.

Geçen hafta içerisinde bu sütunda yeni kurulan Gelecek Partisi ve Deva Partisi ile ilgili bir yazı kaleme aldım.
Yazı, eleştirel değildi.
Yeni kurulan iki partinin il başkanlarıyla ilgili “kentte yoklar, yeteri kadar muhalefet etmiyorlar, yasında fazla görünmüyorlar, kentle ilgili fikir yürütmüyorlar” demiştim...
 

Vay ki böyle yazdım!

Gelecek Partisi’nden makale ile ilgili tek bir eleştiri gelmedi.
Demek ki onlar da il başkanlarının bu durumundan rahatsız.
Doğru bir tespitte bulunmuşum.

Aynı makalede Deva Partisi için de analiz yapmıştım.
İl başkanı Adem Koç’un çok fazla medyada bulunmadığını yazmıştım.

Demek istediğim şuydu;  
Deva Partisi İl Başkanı Adem Koç, AK Parti’nin kurucu üyesi.
AK Parti içerisinde önemli görevler üstlendi.
İl Başkan Yardımcılığı ve il başkan adaylığı gibi önem görev ve sorumluluklar üstlendi.
AK Parti’yi çok iyi bilen bir siyasetçi.

Adem Koç, 15 yıl sonra AK Parti’den istifa etti. Kendisi gibi AK Parti’den istifa edip Deva partisi kuran Ali Babacan’ın partisinin il başkanı oldu.
AK Partiyi iyi bilen, iyi tanıyan bir siyasetçi.
Oysa bugün Adem Koç, siyasi politikalarını beğenmeyip ayrıldığı AK Parti Kocaeli Teşkilatını ve yerel yönetimlerin çalışmalarını yakından bilen ve buna göre siyasi duruş sergilemesi gereken bir siyasetçi...

Ne var ki muhalefet yapmaktan uzak duruyor...

Kimse Adem Koç’tan “gün aşırı AK Parti’yi eleştir diye bir siyaset izle” demiyor... 

Deva Partisi’ne ve partiye gönül verenlere saygı duyuyorum...

Ben, bu kentte 30 yıllık bir gazeteci olarak siyasi arenada neler olup bittiğini gayet iyi bilen biri olarak bu analizi yapıyorum...
En ufak bir analizden Deva Partililer bu kadar etkilenmemeli...
Eleştiriye tahammül ekmeliler...
 

Benim demek istediğim şudur;

“Bu kentte önemli gelişmeler yaşanıyor. Deva Partisi bu gelişmelerin neresinde, nasıl bakıyor, nasıl görüyor?
Yapılanlarla ilgili eleştirisi veya övgüsü var mı? Bunları süzgeçten geçirip kamuoyuyla paylaşmaları gerekmez mi?

Deva Partisi, kendi siyasi çalışmalarını, hedeflerini, kentle ilgili düşüncelerini, yapılan yatırım veya projelerle ilgili düşüncesi nedir bilmiyorum.

Misal;
*Şehir Hastanesi inşaatı zamanında tamamlanmadı Deva Partisi Kocaeli *Teşkilatı’nın düşüncesi nedir?
*Büyükşehir Belediyesi’nin Cedit Mahallesi *Kentsel Dönüşüm Projesi hakkındaki düşünceleri nedir?
*Teleferik projesine ne diyor?
* İzmit Belediyesi’nin KİPTAŞ konutlarıyla ilgili ne düşünüyor.
*Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmaları hakkındaki düşünceleri nedir?

Deva Partisi kentte yapılanlarla ilgili düşüncesini kamuoyu bilmek isteyecektir.
Eleştirdikleri olabilir, alkışladıkları olabilir.
Ama kendi fikrini kamuoyuyla paylaşmalı...
Siyaset bunu gerektirir...

Siyaset, geniş kitlelere ulaştığınızda karşılık bulur.