En son Menemenspor maçı sonrasında “ Mustafa Reşit Akçay’ın gitmesi Kocaelispor’u kurtarmaz” diye yazmıştım.
Bu maçtan sonra Mustafa Hocamın tribünlerden gelen tepkilere de kulak verip, soyunma odasında futbolcularla helalleştiğini öğrendik.
Yani herkes gibi bende Mustafa Hocamın Menemenspor maçından sonra bırakmasını bekliyordum.
Mustafa Hocamın gittiğini, bunun çözüm olmadığını, Kocaelispor’un yönetim kurulunun da kendisini sorgulaması gerektiğini düşünüyordum.
Onun içinde yazımın başlığında Mustafa Hocamın gitmesinin Kocaelispor’da sorunları çözmeyeceğini belirtmiştim.
… … …
O yazıdan sonra biraz rahatsızlandım, bir hafta nezle-grip evde dinlenmek zorunda kaldım.
Bu süreçte Kocaelispor’da öyle aksiyonlar oldu ki, benim bunlara yetişmem de imkansızdı.
Başkan Engin Koyun, Mustafa Akçay’ın istifasını kabul etmedi, ligin ilk yarsının sonuna kadar devam kararı aldı.
Hemen arkasından kötü gidişin de suçluları! bulundu…
Kubilay, Omolo ve Batuhan Yayıkcı kadro dışı bırakılmıştı.
Bu üç oyuncudan önce Bahattin Köse kadro dışı kalmıştı…
Bu gelişmelerden sonra çıktığımız Adanaspor kupa maçını kazanıp, turu atlayınca sanki her şey düzelecek zannettik.
Bu moral ile Manisaspor FK maçına çıktık…
… … …
Genelde yazılarımda teknik konulara ağırlık veriyorum, maçların analizini yapıyorum.
Yönetimi gönderelim, teknik ekip gitsin bunları yazmak benim işim değil, hayatım boyunca da hiç böyle şeylere girmedim.
Sadece fikirlerimle yol gösterici olmuşumdur.
İlk kez Kocaelispor’un bir maçından sonra teknik ve taktik olarak içimden yazacak bir şey gelmiyor…
Zaten, Manisa FK karşısında da bizim takımın sahadaki performansıyla ilgili yazacak çok fazla bir durumda yok.
Sahaya çıkan kadroyu gördüğümüzde, herkes gibi bende çok büyük şaşkınlık yaşadım.
Belki Adanaspor kupa maçından sonra Mustafa Hocamın oyun planlarında bir değişiklik olmuştur diye bekliyorduk.
Tamam, takımda hücum ağırlıklı Dino sakat, Mevlüt Erdinç sakatlığından dolayı kadrodan son anda çıkartıldı.
Bahattin Köse ve Kubilay zaten kadro dışı…
Buna rağmen bizim takımın Mandjeck, Mehmet Taş, Yılmaz Özeren ve Diop gibi dört savunma ağırlıklı oyuncu ile sahaya çıkacağını da hiç beklemiyordum.
Mustafa Hocam, 6 ve 8 numara pozisyonunda oynayan Diop’u ısrarla neden forvet oynatır anlamış değilim.
Elinde Mevlüt Erdinç ve Dino yoksa, o zaman genç İsa ile başla…
Olmadı, zaten savunma ağırlıklı oynuyorsun, kontratağı en iyi oynayabilen, rakip defansın arkasına koşu yapabilen takımdaki en hızlı oyuncun Benhur Keser var.
Nitekim, maçın ikinci yarısında 2-0 olduktan sonra Diop ve Mehmet Taş çıkıp, Yiğitali ile Dilaver oyuna girdikten sonra Benhur’u forvete atıp, oyunu rakip sahaya yıktık.
Tabi bunda rakibinde 2-0’dan sonra geriye çekilmesinin etkisi vardı.
… … …
Benhur Keser ilk yarıda forvette başlaması takıma hücum anlamında çok fazla katkı sağlardı.
En azından kanatta Pereira ile birlikte Tisdell veya Dilaver ile başlayıp, hücum aksiyonumuz artardı.
Savunma ağırlıklı futbolda rakibin ataklarını önledikten sonra, geçiş oyununu da yapmak zorundasınız.
Yoksa, pazar günkü bizim maçta olduğu gibi kendi birinci bölgesine çekilip, rakibin her an gol atmasını beklersin.
Bir hafta önce Menemenspor maçında 33 şut atan bir takım, Manisa’da ilk 45 dakikada uzatma bölümleri hariç kaleye bile gidemedik…
Nasıl gideceğiz…
Mandjeck, Mehmet Taş ve Yılmaz’dan oluşan durarak oynayan, geçiş oyunundan hiç olmayan bu orta saha ile mi?
Yoksa orta saha patentli forvet Diop ve kanatta oyuncu eksiltemeyen Pereira ile mi?
Takımda hücumda gol beklentimiz sadece Benhur Keser’e kaldı.
Benhur, daha önceki maçlarda fizik gücü yüksek, rakip defansın yıpratan Dino varken daha çok geniş alan buluyordu.
Bu kez rakip defans oyuncuları bazen ikili sıkıştırma yaparak, tek gol umudumuz Benhur’u kilitlediler.
Bizim zaten bu oyun düzenimizde gol atmamızda çok zor gözüküyordu…
YİĞİTALİ VE DİLAVER FARK ETTİRDİ
Maçın ilk 45 dakikasında oyunun hücum anlamında etkin olmayan bir takımdık.
Bu yarıda rakibe pozisyonda verdik.
Sadece yandan ve cepheden yüksek toplarda defansımız rakibi karşısında üstündü.
İkinci yarının hemen başında defansımızı biraz ikinci bölgeye yakın çekince, arkadan boşluklar verdik.
5 dakika içinde birbirine benzer iki gol yedik.
Ne zaman gol yiyip, 2-0 geriye düştükten sonra, oyuncu değiştirmemiz aklımıza geldi.
İlk yarıda zorunlu olarak Musa Nizam-Alpay ve Pereira-Tisdell değişikliği yapmıştık.
En azından ligin ikinci yarısına orta sahada Mehmet Taş-Yiğitali değişikliği ile başlayıp, oyuncu değişikliği hakkımızı devam ettirebilirdik.
Bizim takımda oyuncu değişiklikleri artık klasik hale geldi.
Savunma ağırlıklı bir takımla sahaya çıkıp, skoru belli bir süre tutup, golü yedikten sonra ancak oyuncu değiştiriyoruz.
Manisa FK maçında da aynı senaryoyu tekrarladık.
Skor 2-0 olunca, Yiğitali ve Dilaver’i oyuna aldık.
Yiğitali, son Adanaspor, Menemenspor maçlarında da bu takımda olması gerektiğini gösterdi.
Çünkü şuan elimizde ondan iyisi yok.
Yiğitali’nin orta sahaya gelmesinden sonra hücumda topu rakip sahada daha çok tutmayı başardık.
Özellikle Benhur, Yiğitali’nin attığı uzun paslarda, yaptığı deparlarla rakip defansı tedirgin etti, çıkarmadı.
Bu sezon ilk kez çok iyi bir serbest atış organizasyonunda da Dilaver-Yiğitali paslaşmasında golü bulduk…
YİĞİTALİ’NİN KIRMIZI KARTI HATALIYDI
Yiğitali’nin golü atıp hem kendisine, hem de takıma bir moral gelmişti.
Yiğitali’nin hem gol sevincinden sonra, hem de ikinci sarı kartı çok ağırdı.
Hele ikinci sarı kartında eli zaten yerde, açık değil.
Bu pozisyonda bırakın sarı kartı serbest atış bile verilmez.
Belki Yiğitali kırmızı kart görmesiydi, maçın içinde çok daha fazla kalabilirdik.
10 kişi bile beraberlik için bir tepki verdik.
Keşke, bu tepkiyi maçın başında 11-11 oynarken de verebilseydik.
HANGİSİNİ YAZALIM
Bu maçla ilgili teknik anlamda yazılacak çok şey var.
Maç bittikten sonra bunları yazmak işin en kolay tarafı…
Kocaelispor’un sezon başından beri kadro yapılanmasında, oyuncu tercihlerindeki hataları hep yazdık.
Başkanı, yönetim kurulunu, teknik ekibi ve futbolcuları eleştirelim.
O kadar çok eleştirilecek yanımız var ki…
Şuan hangisini yazalım şaşırdık…
Kocaelispor’da neyi tutsak elimizde kalıyor…
Yorum yazarak Özgür Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Özgür Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Özgür Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Özgür Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Özgür Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Özgür Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Özgür Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Özgür Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(6)Yolcu - MRA’nın sezon başından beri yaptığı yanlış tercihler bir değil iki değil saymakla bitmez hangi birini söyleyelim ki. Elinde orjinal yeri stoper olan oyuncu varken orta saha oyuncusunu burada oynatan, sol bek oyuncusu cezalı iken yedeğini oynatmak yerine farklı bölgelerde görev alan oyuncuları tercih eden, son maçta da elinde tek forvet İsa olmasına rağmen ona sonradan da olsa maçta görev vermeyen saçma sapan egoları yüzünden sezon öncesi çok formda olan Bahattin'i küstürüp başka takımlara gitmek zorunda bırakıp takımla arasını açan, aynı odada kalıyor diye Kubilayla birlikte Taha Batuhanı da kadro dışı bırakan, elindeki yüreğiyle oynayan Mesut gibi Kemal gibi amatör ruhlu Kocaelispor sevdalısı gençlerimizi harcayan sezon öncesi ve sonrası yaptığı anlamsız beyin tırmalayan açıklamalarla futbolcuların kafasında hedefsiz bir takım yaratan, Kocaelispor'u sıradanlaştıran bir teknik ekipten bir şey olmaz, kapasite ve yönetim sorunu meydanda daha neyi konuşuyoruz ki.
Recai - Yüreğinize sağlık???????
Ccccc - Bu hocada laz inadı var. Çok güzel yazmışsınız. Dino mevlüt sakatsa. Forvet kesinlikle benhur oynamalı. Ve dilaver her maç oynamalı... her zaman defansif orta sahayla cıktıkta ne oldu gol yemedik mi pozisyon vermedik mi soruyorum sayın hocam... sayın hocam bir kerede hücüm agırlıklı bir kadro çıkarın ve solda dilaver sagda benhur forvet dino. Ortayada yigitali yada kubilay. Ve 3 maç sabredelim bu kadroya..manisa bizi yenemez diye birsey yok, Tamam bu sene şampiyonda olmayalım... fakat bu rezil futbol bizi kahrediyor...rakip karşısında ezilmek bizi çok uzuyor. Yensekte,yenilsekte sahada eziliyoruz...
Kamil abi - amatör kümede bir hocayı getirin bundan daha iyi takım sürer sahaya
? - Herkes Mustafa Reşit Akçay gitsin beklentisinde ama gelecek olan hocanın elinde sihirli değnek yok o yüzden sabır gerekli çünkü taraftar anlamalı Kocaelispor kadrosu Real Madrid kadrosuna sahip değil
Haydar Keskin - Uğur abi çözüm hocana gitmesi değil bekir haleflerin yanlış transferleri özellikle yabancı futbolcular ile ilgili Mustafa reşit akçay hocanın üç ay hastalıkla mücadele ettiği zaman transfer ile ilgiliBilgi verilmemesi sonuç tablo bu olacak zaten belliydi
Yazılan yorumlardan Özgür Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Özgür Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Özgür Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.