Seyyid Kemal Kureyşi!

Seçimler yaklaştıkça kimi adaylar dini referanslara sarılma ihtiyacını hissediyor. Çünkü bu iyi bir oy getirme aracıdır. Zira, pazarlama yöntemlerinin arasında en can alıcı olan dini değerlere ve referanslara sarılmaktır.

Dini referansların insanların yaşamının bir parçası olması absürt değil. Yani yaşam tarzı ile dini referansları örtüşenlerin bunu dillendirmesi insanların garibine gitmiyor.

Lakin insanların garibine giden, yaşamı boyunca tüm söylem ve eylemleri dine ve dini değerlere uymayan şahısların sırf siyaseten nemalanmak için kendisiyle ters düşen söylem geliştirmesidir. Bu da, inandırıcı olmadığı gibi, saygın da değildir. Hatta seküler yaşam tarzını alternatif din gibi sunma gayreti de göze çarpıyor.

Seçimlere ramak kala, CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisinin Seyyit olduğunu yani peygamberimizin soyundan geldiğini ifade etmesi, inandırıcı olmadığı gibi yaşam tarzı, söylem ve eylemleri de bununla çelişiyor.

Her fırsatta solculuğundan bahisle, seküler yaşam tarzını salık veren, alkolün dibine vuran, namaz kılmayan, Ramazan orucunu tutmayan, dini değerleri, pratikleri ve ritüelleri gericiliğin simgesi olduğunu vurgulayan Kemal Bey değil mi?

Din ve dini değerlerden bahsedilince birlikte olduğu siyasi yol arkadaşlarının da alternatif din haline getirdikleri laisizmi öne sürmüyorlar mı?

Yol arkadaşlarını bu mantık ve mantaliteden olanlardan seçen birinin peygamber soyundan olduğunu öne sürerek oy talebinde bulunması inandırıcı olabilir mi?

Değerli dostlar,

Doğuda yolda yürüyen beş kişiden birine kolunuz değdiğinde o kişinin ya şeyh ya da Seyyit olduğunu duyarsınız. Doğru olsa bile bunun bir öneminin olmadığını Hz. Peygamber söylüyor zaten.

Dolayısıyla, hasep ve nesebin, soy-sopun bir önemi yoktur. Önemli olan bu değerlerle örtüşen saygın bir yaşam sürdürebilmektir.

CHP'nin ve Sayın Genel Başkanının dini değerlere karşı olan tutumları ve buna ilişkin sicilli belli.

Daha dün, birlikte yol yürüdüğü siyasi yoldaşı Özgür Özel'in Kur'an Kursu öğrencilerine yönelik sarf ettiği sözler kulakları çınlatıyor. Yani CHP'nin var oluş sebebi İslami değerler karşıtlığı olduğu bilinen bir gerçektir. Sayın Kılıçdaroğlu da bu siyasi organizasyonun başıdır. Tarih sayısız örnekleriyle doludur.

Şimdi bu zatın malum politikalarının hilafına söylem ve eylem geliştirmesini beklemek inandırıcı olabilir mi?

HDP'nin politikası bellidir. MHP'nin de politikası bellidir. HDP'nin Türk milliyetçiliğini, MHP'nin de Kürt milliyetçiliğini savunması ne kadar inandırıcı olabilirse, CHP'nin bu söylemi de öyle...

Denemek için biri çıkıp dese ki:

1: Cuma, Müslümanlar için ibadet günüdür ve   tatil olsun.

2. Ramazan ayında memurların mesaisi iftar saatine göre ayarlasın.

3. Hacca giden devlet memurları hac süresi boyunca idari izinli sayılsın.

4. Namaz vakitlerinde namaz kılan memurlar izinli sayılsın. vs. vs...

Sizi temin ederim ki, bunlara karşı çıkacak ilk kişi "peygamber soyundan" olduğunu iddia eden Kemal bey olacaktır ve partili yoldaşları hepsi bu tekliflere karşı ateş püskürecekler.

Ama Kemal Bey gerçekten tıpkı benim gibi o da peygamber soyundan geliyor.

Ama hangi peygamber?

Pek tabi ki Adem peygamber.

Evet, ikimiz de Hz. Adem peygamberin soyundan geliyoruz. Tıpkı bütün insanlık alemi gibi.

M. Zeki CANŞİ