Yerin altına gömülü tümülüsün hikayesi asırlardır gizemini koruyor

Körfez Kutluca köyünde bulunan tümülüs (bir mezar ya da mezarlık içeren, toprak yığılarak oluşturulmuş tepecik), bölgedeki en eski mezar olarak biliniyor. 2003 yılında tescillenen tarihi yapının, bölgeye ilk gelen ve yerleşen Trak kökenli Bitinialılara ait olduğu düşünülüyor. Kesme blok taşlardan bindirme tekniği ile örülerek kubbeli yuvarlak planlı inşa edilen tümülüsten geriye sadece etrafa saçılan taşları kaldı. Definecilerin sürekli alanı kazmasıyla çöken toprağın altında kalan tümülüs, gün yüzüne çıkarılacağı günü bekliyor.

"Definecilerin hobi bahçesiydi"

Tümülüsün bulunduğu alanın definecilerin hobi bahçesi olduğunu söyleyen muhtar Engin Öztürk, "Burası 15 yıl öncesine kadar definecilerin uğrak yeri, hobi bahçesiydi. Sürekli gelip burayı kazıyorlardı. Sürekli kazdıkları için üst kubbeden içe doğru yıkıldı ve tümülüs olduğu ortaya çıktı. Burası birinci derece sit alanı. Definecilerin sürekli burayı kazmasıyla alan tahrip oldu. Görünürde bir şey gözükmüyor çünkü mezar toprak altında kaldı. Tümülüsün yeri tespit edildikten sonra 15 yıldır herhangi bir çalışma yapılmadı. Köylüler burayı koruduğu için artık defineciler de gelemiyor" dedi.

"Toprağın çökmesiyle tümülüs kayboldu"

Tümülüsün kubbe şeklinde olduğunu belirten Öztürk, "Burası blok taşlarla yapılmış Eskimo evine benzeyen bir kubbe gibiydi. Tümülüsün ortasında hamamlarda bulunan göbek taşı gibi büyük bir taş vardı. Normal bir vatandaşın biraz eğildiğinde yürüyebileceği bir alan ve giriş kapısı olduğu söylendi. Toprağın çökmesiyle tümülüs kayboldu. Defineciler ilk açtığında çok güzel bir yapı meydandaydı. Jandarmanın yoğun denetimleri neticesinde defineciler gelemedi. Tümülüs ilk açıldığında bizim bildiğimize göre herhangi bir defineye rastlanmadı" diye konuştu.

"Buranın altında tarih yatıyor"

Köy sınırları içerisinde Kutluca Köprüsü'nün yer aldığını, köprünün de Roma döneminde inşa edildiğini ifade eden Öztürk, şu ifadeleri kullandı:
"Buranın da Roma mezarı olduğu düşünülüyor. Burada 2 bin, 2 bin 500 yıllık bir tarih var. Mezarlığın olduğu alan 33 dönüm. Tümülüsün olduğu bölüm ise yaklaşık 3-4 dönüm. Buradaki taşların mezarlar için getirildiğini düşünüyoruz. Bu tümülüs toprağın altında, kimsenin bildiği gördüğü yok. Definecilerden de kurtarılması için burada çalışma yapılmalı ve tümülüs ortaya çıkarılmalı. Önemli bir tarih böylece ülkemize kazandırılmış olur. Bu alanda mezar temizliği yaptığımızda bazen küçük lahit mezar kapaklarını da gördük. Bu tür kalıntılar hala mevcut. Buranın altında başka mezarlarda olabilir. Burada yapılacak olan çalışmayla buradaki tarih gün yüzüne çıkacak. Tarihle ilgili belki farklı detaylar çıkar. Buranın altında tarih yatıyor. İlk tümülüs açıldığında zaten bu tespit edildi. Mardin’de Dara Antik Kent var. Orada tesadüfen İstanbul Yerebatan Sarnıcı gibi önemli bir tarih çıkmış. Mardin’de sadece yüzde 5 oranında bir kazı yapılmış. Köyün altında, toprağın altında ne olduğunu bilmiyoruz ki. Burada da öyle bir çalışma yapılsa, farklı bir tarih çıkabilir"