SİVİL  TOPLUM  KURULUŞLARI  TOPLUMUMUZUN  SESİDİR

Türk  milleti  yedi  düvele  karşı  kazandığı  en  büyük  zaferin  başarı  nedenini  tüm  vatandaşlarının  topyekûn  bütünleşme  ve  birlik  beraberlik  olduğunun  gayet  bilincindedir.. Ve, birlik  ve  beraberliğin  her  güçlüğü  yeneceğini  dünyaya  ispat  etmiştir..

Her  zaman  çeşitli  ağızlardan, yine  bu  birlik  ve  beraberliği  sağlamak  zorunda  olduğumuz  söylenir  durur.. Çünkü  görünen  manzara  bizim  bu  olguya   ihtiyacımız  olduğu  yöndedir..

Ardından  gelen  yıllarda,  yani  insanlar  rahat  yaşamın  zevkine  vardıklarında  büyü de  bozulmaya  başladı  ne  yazık ki.. Bırakın  toplumsal  bütünlüğü, bireysel  ilişkilerde  bile  üzücü  çatlaklar  çıktı  gün  yüzüne.. Bir  çekişme,  bir  çekememe, manasız  polemikler,  yersiz  uyarılar  ve  fikir  çatışmaları,  çatlakları  büyüterek  depremlere  dönüştürme  olasılığına  dönüşüverdi.. Ne  kardeşlik, ne dostluk, ne de  sevgi  kaldı  arada.. Sadece  bencillik ve çıkar..

Bu  yazımda  ben,  tüm  toplumumuzun  kardeşliğe  zarar  vermemesini,  görüşü,  etnik  farkı,  rengi, dili,  dini  ne  olursa  olsun  arkadaşlığa,  dostluğa  özen  göstermelerini  anımsatmak  istedim.. Eğer  Türk  topraklarını  birlikte  paylaşıyor,  aynı  havayı  soluyup,  aynı  ekmeği  bölüşüyorsak,  yok  birbirimizden  farkımız  demektir.. Biz  dünyaya  karşı da  bir  bütün,  yani  bir  yumruk  olmalıyız.. Haydi  o zaman  sımsıkı  sarılalım  birbirimize.. Koruyup,  sakınalım..                                                   Lokmamızı  bölüşüp  can  olalım..  Sevelim  ve  dolayısıyla  sevilelim..                                                        Eh  o  zaman  gelelim  bütünleşmenin  ve  sosyalleşmenin  en  sağlıklı  biçimi  olan  Sivil  Toplum  Kuruluşlarına..  Evet,  toplumun  özünden  oluşan  en  mükemmel  bütünsel  yapı.. Var  olan  her  canlının  ardında  ve  adı  altında  bütünleşerek  daha  kaliteli  yaşanması  için  mücadele  veren  insan  topluluğu.. STK  denen  bu toplulukların  her  anlamda  yaptıkları  çalışmaların ehemmiyetini  anlatmaya  kelimeler  yetmez.. Bunu  ancak  içinde  ter  döken gönül  dostları  çok  daha  iyi  anlar..                                                                                                                   Yani,  ülkesel  bütünleşmenin  en  alt  basamağı  dernek  çatısı  altındadır..

Evet, tüm  ülkemizdeki  ve  Kocaeli ’deki  Sivil Toplum Kuruluşları,(STK) özellikle derneklerdir.    Bizim  ilimizde  binlerce  STK  bulunduğunu  biliyoruz.. Örneğin  2018  yılında  alınan  sayıya  göre  3 bin 335  derneğimiz  mevcut.. Devamlıda  doğarak  büyümeyi  sürdürüyorlar..

Kimisi  yardım,  kimisi  hizmet,  büyük  bir  kısmını da  yöresel  diyerek  ana  bölümlere  ayırabiliriz.. Düşünebiliyor musunuz.? Belki de  bu  yıl  itibarıyla  4 bin  Sivil Toplum Kuruluşumuz  var  bu ilde.. Beğen,  beğen.. Seç,  seç  ve  git  orada  gönlüne  göre  çalış.. İnanınız ki,  ülkemizin  buna da  büyük  ihtiyacı  var..  Unutulmasın,  bir  ilin  STK  ları  insanının  sesidir.. Yani  ağzı,  dilidir.. Onların  temsilcisidir..

Vatandaş  bazı  üst  kişilere  veya  kurumlara  ulaşamaya bilir.. Fakat  kendi  kimliğinin  temsilcisi  veya  sesi  olmaya  soyunmuş  ve  dernekleşerek  ortaya  çıkmış  kişilere  arzusunu  ya da  sıkıntısını  iletmesi  için  rahatça  ulaşabilir.. Sonuçta  STK temsilcisinin  resmi  kimliği  olduğundan  dolayı  istenen  yere  kolaylıkla  ulaşıp  yönetici  veya  o  kurumun  yetkilisine  konuya  aktara bilir.. Sonuçta  istenen  neyse  kolayca   çözebilir..                                                                   Bu  bile  az  şey mi  yani.?.  Bu  vesileyle  vatandaşın  olduğu  kadar,  yerel  yöneticilerin de,  genel  yöneticilerinde,  işlerini  kolaylaştırabilir.. Anlayacağınız  dernekleşmek  inanılmaz  derecede  önemlidir.. Bakınız,  bizler  hayatımızın  uzun  bir  bölümünü  bu  kutsi  görevi  ifa  ederek  geçirdik.. Şu  anda da  30  kadar  STK  birimize  katkı  sağlamaya  ve  bütünleşerek  yardım  ve  hizmetlere  daha  çabuk  ulaşmaya  çabalıyoruz.. Keşke  daha  fazla  zamanımız  olabilseydi de  birbirimize  çok  daha  fazla  katkı  sunabilseydik.. Geçen  hafta  ilimizin  en  önemli  derneklerinden  biri  olan  “Kanserle  Mücadele  Derneği” nin  etkinliklerine  katıldık.. Tek  kelimeyle  mükemmeldi.. Bu  vesileyle  onlara  ihtiyaç  duyan  tüm  aileler  adına   emeği  geçenlere  ve  bilhassa  Zafer ve Tijen  Utkan  hocalarıma  teşekkürlerimle  şükranlarımı  sunarım.. Sonra  “Çağdaş  Yaşamı  Destekleme Derneği  Kocaeli  Şubesi” nin  25.  Yıl  dönümü  dolayısıyla  tertiplediği  bir  dizi  etkinlikleri  duyurduk.. İnanılmaz  başarılıydı  arkadaşlarımız.. Başta  kurucuları  Sayın  Türkan  Saylan  ve  diğerlerini  kutlarım..

Diğer  derneklerle de  aynı  istikamette,  sırasıyla  bütünleşerek  paylaşıyoruz..  Yapılan  bir  çok  projede  birlikte  olmaya  çalışıyoruz.. Zaten  uzun  senelerden  bu  yana  biz  hemen  hemen  25,  30  dernek  temsilcileriyle  her  ay  toplanarak,  fikir,  güç  ve  bütünlüğümüzü  pekiştirme  birliğimizi  çok  ciddiye  alarak  sürdürüyoruz.. Sivil  Toplum  Kuruluşları  herkes  tarafından da  ciddiye  alınmalı,  önerileri  veya  talepleri  önemsenmelidir..                                                      Dilerim  böylesi  gurur  verici  çalışmalara  gönlünü,  beynini  ve  bedenini  adamış,  ruhunun  huzurundan  başka  hiç  bir  çıkarı  ve  beklentisi  olmayan  arkadaşlarımız  bir  gün  ülkemizin  bütünlüğü  içinde  öncü  olacaklar,  kendi  samimi  duruşlarıyla da  örnek  olacaklardır..

Ben  içtenlikle  hepsini  kutluyor, başarılar  diliyorum.. İyi ki  varsınız  gönül  dostlarım..